AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Mahir Ünal, Elbistan Ticaret ve Sanayi Odası’nın (ETSO) ev sahipliğinde düzenlenen toplantıda, ilçe genelinde faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile bir araya gelerek, yaşanan sorunlar ve talepler hakkında görüş alış verişinde bulundu.
Ünal, Elbistan Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mustafa Paksoy ve yönetim kurulu üyeleri tarafından karşılanırken, toplantı ise Ticaret Odası Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi.
AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Adayı Türk İslam Karakoç ile Onikişubat Belediye Başkanı Hanefi Mahçiçek’in de katıldığı toplantının açış konuşmasını, ETSO Başkanı Mustafa Paksoy yaptı.
Daha sonra mikrofona davet edilen AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Mahir Ünal, yapılan çalışmalar hakkında bilgiler verdi.
Elbistan’da önemli projeleri hayata geçirdiklerini ifade eden Ünal, “Elbistan’a Ticaret Odamızı ve işadamlarımızı ziyaret etmek için geldik. Şimdi elhamdülillah 7 yılda Elbistan’ımıza gelen hizmetleri ben sayamam. Onlarla uğraşmak yerine yenilerini planlıyoruz. Bir taraftan OSB’yi Kapıdere’den demiryolu ile buluşturmak için fizibilite çalışması yaptırıyoruz, bir taraftan OSB yapıyoruz da, oraya ancak doğalgaz ve demiryolu gelirse önem kazanır demiştim. Doğalgazı getirdik, inşallah demiryolu hattını da çektiğimiz zaman, OSB’yi son derece yüksek bir rekabet avantajına kavuşturmak demektir. Hem OSB için doğalgaz, hem OSB için demiryolu, hem Elbistan’ımız için doğalgaz yatırımı yapıyoruz. Yine geçtiğimiz günlerde ünlü bir peyzaj mimarı sessiz sedasız Elbistan’a geldi. Türkiye’nin en iyi peyzaj mimarlarından bir tanesi geldi ne yaptı? Ceyhan Nehri’nin doğduğu Pınarbaşı’nı inceledi ve oranın peyzajı ile ilgili bir çalışma başlattı. Çünkü içinden nehir geçen şehir çok azdır. Bunlardan bir tanesi Elbistan’dır. Zaten daha önce ÇEKÜL ile bir mastır plan hazırlamıştık. O mastır plan ile birlikte Ceyhan’ın doğal yapısına kavuşmasını sağlayacağız.
Yine atık su çok önemlidir. Hem OSB, hem şeker fabrikası hem de diğer alanlardaki atık sularımızı temizlememiz gerekiyor. Hem suyu, hem toprağı zehirliyor. Kahramanmaraş’ta Türkiye’nin en büyük tesislerinden birini açtık. Şimdi Elbistan’a da büyük bir atık su tesisi yapıyoruz. Ulaşımla ilgili Göksun-Elbistan arası bütün hızıyla devam ediyor. Ama bir taraftan da Kozluca’ya kadar olan alan, yani biz Kahramanmaraş’tan çıktığımızda Malatya’ya kadar sıcak asfalt yoldan gitme imkanı sağlanmış olacak. Diğer taraftan işadamlarımızın Elbistan’da oluşturacakları yatırım ve istihdam bir taraftan da işsizliğe çözüm olacak. OSB’de yaklaşık 2 bin 500 kişiye istihdam oluşturulacak. Termik santrallerle ilgili yeni gelişmeleri sizlerle paylaşacağız. Diş Hastanesinin temeli atıldı. Hastanenin altında yapılıyor. İmam hatibi gezdim, hemen hemen üniversite kampüsü büyüklüğünde. İnşallah orası proje okulu olarak sınavla öğrenci alacak
Aslında AK Parti’de siyaset yapmak bir yönüyle de kolay. Çünkü eskiden siyasetçiler söz verir ve yapamazdı. Okul, yol sözü verir yapamaz. Yapamamalarının sebebi devletin gücü yoktu. 57. Hükümetin 3 yıllık Meclis tarafından onaylanmış bütçelerine baktım. Bütçenin yüzde 44’ü faize gidiyor. Kalan kısmı ile memur maaşı, emekli maaşı, SSK giderleri az çok ödeniyor, bazen ödenemiyor devlet para basmak zorunda kalıyor. Diğer hizmetlere para ayıramıyor. Peki bugün bu yüzde 44’ü yüzde 9’a düşürdük. Devlet topladığı her 100 liralık verginin 86 lirasını da faize veriyordu. Bugün onu 12 liraya düşürdük. 16 yılda devletin kasasında 1 trilyon 200 milyon dolar para kaldı. Bu para okul oldu, yol oldu, hastane oldu, kitap oldu, tablet oldu, doğalgaz oldu, tesis oldu. Yani artık siyasetçi söz verdiğini yapabiliyor, gerçekleştirebiliyor. 1 trilyon 200 milyon dolar daha önce gittiği yere gidecekti. Ekonomide testere ağzı denilen şekilde operasyon yapıyorlardı. İçerideki parayı toplayıp çıkıyorlardı. 1 trilyon 200 milyon dolar böyle gidiyordu. Şimdi artık operasyon çekemiyorlar. Çekmeye çalışıyorlar. 15 Temmuz’dan sonra döviz kurunda çekmeye çalıştıkları operasyonu görüyorsunuz. Bu defa kredi derecelendirme kuruluşları üzerinden operasyon çekiyorlar. Kredi derecelendirme kuruluşu; batmış, 400 milyar euro AB’den para gelmesine rağmen ekonomisini toparlayamamış Yunanistan’ın kredi notunu yükseltiyor; G20 içerisinde 7,4 büyümüş, cari açığı düşmüş, mali disiplini son derece güçlü, makroekonomik göstergeleri son derece iyi olan Türkiye’nin kredi notunu düşürüyor. Bu, operasyon değil de nedir? Operasyon çekildiği zaman eski Türkiye oluyordu. Yönetilebilir, teslimiyetçi, kendini koruyamayan, dışa bağımlı eski Türkiye oluyordu. Operasyon çektirmediğin zaman 4 tane terör örgütü sana saldırıyor. Ekonomine saldırıyorlar. Liderine saldırıyorlar. Ülkeni itibarsızlaştırmak için her şeyi yapıyorlar. İçeride güya bu ülkenin seçtiği ana muhalefet partisinin genel başkanı, can güvenliği, mal güvenliği yok, Türkiye’de o yok, bu yok, şu yok o da her şeyi söylüyor. Biz, operasyon çekilen, yönetilebilir, teslimiyetçi politikalara adeta onların boyunduruğu altına girmiş, kaynakları sömürülen bir Türkiye’de mi yaşayacağız; yoksa mücadele ederek kendi kaynaklarını kendisinin kullandığı bir Türkiye’de mi yaşayacağız. Hikaye aslında bu. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni sürücü adayları için yapılan özel otomobil üzerinden örnek vererek anlatan Mahir Ünal, “2018 model tek direksiyonu olan; orada da sadece milletin seçtiğinin oturacağı yeni bir hükümet modeli getiriyoruz.”

Ünal, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Hükümetli yönetim modelini bir araba olarak düşünürsek; millet şoförü seçiyor arabayı kullanması için görevlendiriyor. Milletin seçtiği şoför, direksiyona geçiyor ki; yanında birisi daha oturuyor. Onun da önünde direksiyon var. Ayağının altında fren var. Şoför sen kimsin diyor? O da ben arabanın sahibiyim diyor. 1960’la 2002 arasında 42 yılda 36 tane şoför değiştirdiler. Milletin hassasiyetleri diyorsun, başörtü diyorsun, dini eğitim diyorsun frene basıyor. Bu milleti iktidar yapmadılar. En sonda biz geldik. Biz de direksiyona geçtik ki yan tarafta birisi oturuyor. Benim istediğim şekilde bu arabayı kullanacaksın dedi. Cumhurbaşkanı seçeceğiz dedik seçtirmeyiz dediler. Başörtüsü yasağını kaldıralım dedik kaldıramazsınız dediler. Milletin yararına ne söylediysek homur homur oradan konuşuyorlardı. Ordu göreve mitingleri mi yapmadılar, 27 Nisan e-muhtırası mı vermediler. 367 icadı, gezisi, ötekisi berisi her şeyi yaptılar. 2010’daki anayasa referandumu ile diğer şoförü arabadan indirdik. Vesayetin belini kırdık. Bir de baktık ki arkadaki yolculardan birisi direksiyona geçmeye kalktı. Yolcu görünümlü, sivil toplum örgütü, dini grup görünümlü bu yapı, direksiyona geçeceğim ben dedi. Onu da bertaraf ettik. Ama kullandığımız araba çift direksiyonlu. Biz de arabayı değiştiriyoruz. 2018 model tek direksiyonu olan; orada da sadece milletin seçtiğinin oturacağı yeni bir hükümet modeli getiriyoruz. Bundan sonra isteler de vesayet oluşturamazlar. Türkiye, ya eskiye dönecek; ya da Türkiye geleceğe yürüyecek’ diyen AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Mahir Ünal, konuşmasını, “Bu mesele çok önemli. Biz, bütün bu mücadele içerisinde bu kadar hizmeti gerçekleştirdik elhamdülillah. 16 yılda bu kadar mücadele ile birlikte Türkiye’nin sağlık, eğitim, ulaşım ve bütün altyapı sorununu çözdük. Kahramanmaraş’la Göksun arasındaki 66 kilometrelik yolda 14 tane tünel, 6 tane de viyadük var. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir yol yok. 2 katrilyon harcadık. Bunlar önceden yapılmış olsaydı bu parayı, insana, topluma, kültüre, spora ve çevreye harcayacaktık. Bunları verdiğimiz vergilerle yapıyorsunuz diyorlar. 17 sene önce bu ülkede vergi verilmiyor muydu? O verilen vergileri, faiz lobisine kim veriyordu.”